KESK (Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu) Basın Yayın Sekreteri Baki Çınar, geçtiğimiz günlerde bir basın açıklaması düzenleyerek TBMM’ye gönderilen ve kamu emekçilerini zor durumda bırakacak 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda değişiklikler içeren torba yasaya ilişkin olarak uyarı grevinde bulunacaklarını bildirdi. Bağlı sendika başkanlarının da katılımıyla gerçekleştirilen açıklama toplantısında tüm kamu emekçilerine 27 ile 31 Mayıs tarihleri arasında referanduma katılma ve 5 Haziran’da grev çağrısı yaptı. İş ve ücret güvencesinin adım adım ortadan kaldırıldığını söyleyen Çınar, “KESK olarak 5 Haziran Çarşamba günü bir uyarı grevi yapacağımızı ilan ediyoruz. Ayrıca tüm kamu emekçilerini onları yok sayanlara karşı kendi tercihlerini, iradelerini ortaya koymanın bir aracı olarak 27-31 Mayıs tarihleri arasında yapacağımız referanduma katılmaya çağırıyoruz. Sendika ayrımına bakmaksızın yapılmak istenen yapay ayrımlara prim vermeden tüm kamu emekçilerini yarın çok geç olmadan bugün iş ve ücret güvencesine insanca yaşam, güvenceli gelecek mücadelesine sahip çıkmaya çağırıyoruz. Bu mücadele hepimizin mücadelesidir” şeklinde konuştu.
Ortak Basın Toplantısı Düzenlendi
27 Mayıs günü ise “Kamu Emekçilerinin Mücadelesi Bizim de Mücadelemizdir” diyerek Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Genel Sekreteri Dr. Bayazıt İlhan, SES Genel Başkanı Çetin Erdolu ve Sosyal Hizmet Uzmanları Derneği Yönetim Kurulu Üyesi Zeynep Uslu ile ortak basın toplantısı düzenleyen Türk Dişhekimleri Birliği, KESK tarafından yapılacak bir günlük uyarı grevini destekleme kararı aldığını duyurdu. Türk Dişhekimleri Birliği Genel Başkanvekili Dr. Serdar Sütcü tarafından okunan basın açıklamasında “AKP iktidarı her zaman kullandığı taktikleri devlet memurları ile ilgili düzenlemelerde de uygulamaktadır. Aylardır kamuoyu “memura rotasyon geliyor” denerek meşgul edilirken kamuda kadrolaşmanın önünün açılıp memurun şiddetli baskı altında çalıştırılacağı bir çalışma rejimi dayatılmaktadır. Üstelik TBMM’deki görüşme sürecinde daha önce pek çok yasalaşma sürecinde gördüğümüz gibi sürgün niteliğindeki rotasyon uygulamasının getirilmeyeceğinin de hiçbir garantisi yoktur.” ifadelerine yer verildi.
Torbalara Doldurup Yeniden Yasalaştırıyorlar
Sütcü konuşmasına şöyle devam etti: “Yine bu torba yasada dikkat çekici bir konu da hukuk tanımaz tavrın sıradanlaşmasıdır. Bir yanda 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararname’de yer alıp Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği meslekten men cezasını neredeyse tümüyle Sağlık Bakanlığı’nın ve siyasi otoritenin kontrolündeki Sağlık Meslekleri Kurulu’na devreden madde, Diş Hekimleri Birliği’nin asgari ücret belirleme yetkisini elinden alan madde, hastaların sağlık verilerinin özel hayatın gizliliğini ihlal eden biçimde paylaşılmasını zorunlu hale getiren madde yeniden torba ile yasalaştırılmaktadır. Diğer yanda ise kamu emekçilerinin fazla mesai ücretlerini ellerinden alan 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin Anayasa Mahkemesi’nin iptal ettiği ilgili maddesi de yeniden yasalaşmaktadır. Belli ki AKP İktidarı’nın Anayasa Mahkemesi’nin emekçiler lehine, bu ülkede yaşayan insanlar lehine verdiği hiçbir karara tahammülü kalmamıştır, evirip çevirip, torbalara doldurup yeniden yasalaştırmakta kararlıdır!”
“Kurtuluş yok tek başına, Ya hep beraber ya hiç birimiz!”
Ayrıca “KESK’in öne çıkardığı talepler başta biz sağlık çalışanları olmak üzere tüm kamu çalışanlarının ortak ve haklı talepleridir. Bu nedenle sağlık alanındaki emek ve meslek örgütleri olarak KESK’in 5 Haziran’daki uyarı grevinin yerinde ve meşru olduğunu belirtiriz. Sağlık emekçilerini bu eylemde aktif olarak yer almaya çağırıyoruz.” ifadelerine yer verdi. Konuşmasının sonunda Sütcü, “Zaman tam da büyük Alman Şair ve Oyun Yazarı Bertold Brecht’in bir şiirinden alınma dayanışma söylemini öne çıkarma zamanıdır.” diyerek şu dizeleri okudu: “Kurtuluş yok tek başına, Ya hep beraber ya hiç birimiz!”
Haber: Sesil KOCAR