Dişlerin yapısındaki renklenmelerin veya koyu renkli dişlerin daha estetik bir görüntü vermek amacıyla beyazlatılması işleminin ‘Bleaching’ olarak adlandırıldığını ve daimi dişlerin ağız içinde konumlanmasıyla birlikte (genellikle 12-13 yaş) her yaştan hastaya uygulanabilir bir yöntem olduğunu söyleyen Dt. Özbölük; beyazlatma işlemi isteniyorsa aşınma-kırık-çatlak ve çürük olan dişlerin mutlaka tedavi edildikten sonra yapılması gerektiğinin altını çizdi.
Antibiyotik kullanımına bağlı olan renkleşmelerde, beyazlatma işleminin etkisinin sınırlı olduğunu ifade eden Dt. Özbölük; “Bu gibi durumlarda işlem 2-3 seans sürdürülebilir. Beyazlatma işlemi bittikten sonra, dişlerin tekrar eski haline dönmemesi için 1 hafta boyunca sigara, çay ve renkli içecekler tüketilmemelidir. Bunlara dikkat edilirse ve sonrasında da azaltmaya gidilirse beyazlatma işlemi 2-3 yıl kalıcılık sağlayacaktır” diye konuştu.
Beyazlatma işleminde hidrojen peroksit kullanıldığını bu maddenin hekim kontrolünde, belirli dozlarda yapıldığında beyazlatma işleminin bir zararı olmadığını söyleyen Dt. Özbölük; “Kullanılan ürünün içeriği ve dozunun ayarlanması çok önemli olduğundan dolayı beyazlatma işleminin kesinlikle hekim kontrolü ve gözetiminde yapılması gerekir. Ancak hekim kontrolünde olmayan, eczaneden alınan ürünlerle bilinçsizce yapılan beyazlatmalar dişlerde kalıcı hasarlara neden olabilir” dedi.
Beyaz dişler için ipuçları
Çileğin dişleri beyazlattığı sonucu araştırmalar arasında. Ayrıca çikolata da antibakteriyel özellik taşıdığı için fazla miktarda olmamak kaydıyla çileği çikolataya batırarak da yiyebilirsiniz.
Kalsiyumun dişlere faydası yıllardır bilinen bir gerçek. Yemeklerden sonra ufak bir parça peynir yemenin diş minerallerini güçlendirdiğini ortaya koyan araştırmalar var. Peynirden hoşlanmıyorsanız bir miktar süt ve yoğurt da yemeklerden sonra tercih edebilirsiniz.
Elma, havuç, ayva gibi sert meyveleri doğramadan, kabuğuyla yiyin. Bu sert meyveler doğal diş fırçası gibidir. Dişe hiçbir zarar vermeden beyazlamasına yardımcı olur.