Prof. Dr. Serdar Toroğlu: Ortodontik tedavilerin önemi gelecekte daha da fazla hissedilecek

Çukurova Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı’nda şu an itibariyle ikisi profesör, üçü yardımcı doçent olmak üzere 5 öğretim üyesi ile 11 doktora öğrencisi bulunuyor. Anabilim dalı başkanlığını 2009 yılından itibaren Prof. Dr. Serdar Toroğlu yürütüyor. Toroğlu ile anabilim dalı olarak yaptıkları çalışmaları ve ortodonti biliminin bugünkü durumunu konuştuk.
Prof. Dr. Serdar Toroğlu: Ortodontik tedavilerin önemi gelecekte daha da fazla hissedilecek Prof. Dr. Serdar Toroğlu: Ortodontik tedavilerin önemi gelecekte daha da fazla hissedilecek
Prof. Dr. Serdar Toroğlu: Ortodontik tedavilerin önemi gelecekte daha da fazla hissedilecek

Çukurova Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı’nda şu an itibariyle ikisi profesör, üçü yardımcı doçent olmak üzere 5 öğretim üyesi ile 11 doktora öğrencisi bulunuyor. Anabilim dalı başkanlığını 2009 yılından itibaren Prof. Dr. Serdar Toroğlu yürütüyor. Toroğlu ile anabilim dalı olarak yaptıkları çalışmaları ve ortodonti biliminin bugünkü durumunu konuştuk.


 


 

Serdar Bey kısaca sizi tanıyabilir miyiz?

 


Mersinliyim. Orta ve lise eğitimimi Tarsus Amerikan Koleji’nde tamamladıktan sonra, Hacettepe Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi’ne girdim. Aynı fakültenin Ortodonti Anabilim Dalı’nda ortodonti doktoramı aldım ve 1997 tarihinde kurucu dekanlığını Prof. Dr. İlter Uzel’in yapmış olduğu Çukurova Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi’ne geçtim. 2004 yılında doçent, 2009 yılında da profesörlük unvanlarını aldım. 2004 yılından itibaren dekan yardımcılığı görevinde bulunmaktayım. Yine geçen yıldan itibaren Çukurova Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı Başkanlığı’nı yürütmekteyim.


 


Kurulduğu tarihten itibaren Çukurova Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı’nın faaliyetleri hakkında bilgi verebilir misiniz?


 


Çukurova Üniversitesi’ne geldiğim ilk yılda klinik hizmetler olmadığı için daha çok idari işler ve klinik alt yapı çalışmalarıyla uğraşıyorduk. Yaklaşık bir yıl sonra klinikler açıldı ve biz de hasta bakmaya başladık. Dişhekimliği fakültesinin bütün bölümleri bir arada tek bir klinikte hasta baktığımız için şartlar bizi oldukça zorluyordu. Zaman içerisinde şartlar düzeldi ve artık kendi kliniğimizde hasta bakabiliyor konumundayız. Yine de yer darlığından kaynaklanan sorun nedeniyle öğretim elemanlarımız haftada dört yarım gün çalışabilmekteler Şu an anabilim dalımızda 11 doktora öğrencisi ve 2‘si profesör 3’ü yardımcı doçent olmak üzere 5 öğretim üyesi bulunmaktadır. Klinik hizmetleri dışında dişhekimliği 3. ve 4. sınıf öğrencilerine teorik ortodonti eğitimi ve mezuniyet sonrası doktora eğitimi vermekteyiz.

 

Prof. Dr. Serdar Toroğlu: Ortodontik tedavilerin önemi gelecekte daha da fazla hissedilecekAnabilim dalında yürütülen bilim çalışmalardan söz eder misiniz?


 


Çukurova Üniversitesi’ne geldiğim 1997 tarihinde İstanbul’da, Türkiye’de ilk kez Ricketts kursunu ve daha sonraki yıllarda Türk Ortodonti Derneği Bölgesel Toplantısı ve yine Türk Ortodonti Derneği Sempozyumu’nu organize ettik. Kurulduğu tarihten bugüne kadar anabilim dalımızda 17 adet doktora tezi yapılmıştır. Devam etmekte olan tez sayısı ise 11’dir. Bitmiş olan tezlerin hepsi, devam etmekte olanların bir kısmının ön bulguları yurt içinde veya yurt dışında sözlü veya yazılı olarak sunulmuştur. Ayrıca SCI’ye giren dergilerde birçok yayınımız bulunmaktadır.


 


Anabilim dalınızda günde ortalama kaç hastaya tedavi hizmeti veriliyor? Bu konuda herhangi bir sıkıntı yaşıyor musunuz?


 


Biz sadece Adana iline değil, Akdeniz Bölgesi ve Güneydoğu ile İç Anadolu Bölgeleri’nin önemli bir kısmına hizmet vermekteyiz. Ortodonti kliniğimizde günde ortalama 150-200 hastaya bakılmaktadır. Bugün itibarıyle kliniğimize tedavi için başvuran hastaya tedavi başlangıcı için 1-2 yıl sonraya randevu verebiliyoruz. Daha önce belirttiğim üzere bu konuda en belirleyici faktör alt yapı yetersizliğimiz, yeterli klinik alanımızın olmayışıdır. Yaklaşık bir sene içerisinde dişhekimliği fakültesinin yeni binasına taşındığımızda bu sorun büyük ölçüde çözülmüş olacaktır. 

 

Prof. Dr. Serdar Toroğlu: Ortodontik tedavilerin önemi gelecekte daha da fazla hissedilecekTürkiye’de verilmekte olan ortodonti eğitimi hakkındaki değerlendirmelerinizi öğrenebilir miyiz?


 


Kişisel fikrim, Türkiye’de verilmekte olan ortodonti eğitiminin şu an için dünya standartlarında olduğu şeklindedir. Elbette ki sorunlar var, ancak bunların da gün ve gün aşılacağına inanıyorum. Alttan gelen yeni nesil aktif ve dinamik bir şekilde çalışıyor. Bunun sonuçlarını da hem ulusal hem de uluslararası bilimsel aktivitelerde rahatlıkla izleyebiliyoruz. Ayrıca çağımız iletişim çağı, dolayısıyla bilgiye ulaşmak artık çok daha kolay ve hızlı.


 


Ortodontinin Türkiye ve dünyada geldiği nokta hakkında neler söylemek istersiniz?


 


Toplumlarda bireysel farkındalıklar artınca, bunun yansımalarını ortodonti alanında daha fazla hisseder olduk. Artık çok farklı yaş gruplarından hastalar, çok farklı isteklerle bizlere başvuruyor. Aslında bu da bizim kişisel gelişimimizi zorlayıcı – tetikleyici bir mekanizma oluşturuyor. Geçmişte yapmış olduğumuz bazı tedavi yaklaşımlarını ya değiştiriyoruz ya da artık hiç uygulamıyoruz. Bu değişimi sadece bizde değil, tüm dünyada gözlemleyebiliyoruz. Teknolojik gelişimlere en çabuk adapte olan dişhekimliği alanı olduğumuzu düşünüyorum. Ortodontik tedavilerin önemi gelecekte toplumlarda daha da fazla hissedilecektir.


 


Ülkemizde “gezici ortodontistler” kendi mesleğimiz açısından bence önemli bir sorun. Ne yazık ki bu konuyu hepimiz görmezden geliyoruz. Göreceksiniz ileride çok büyük problemler çıkaracak, en fazla da bizler etkileneceğiz. Bu konunun çözümünü “başkalarına” bırakmaktansa tüm ortodontistlerimizin ortak iradesiyle halledebiliriz.


 


Kısa ve uzun vadeli projeleriniz neler olacak?


 


Şu an yeni taşınacağımız binanın bize ayrılan kliniğinin ihtiyaçları için bölüm arkadaşlarımızla beraber yoğun bir şekilde çalışıyoruz. Bizim geleceğimiz için çok önemli bir yatırım olduğunu düşünüyorum.  Önceki yıllarda 3 öğretim elemanımızı bilgi ve görgülerini artırmak amaçlı kısa veya uzun süreli yurt dışına farklı kliniklere gönderdik. Gittikleri yerlerdeki kurmuş oldukları bağlantıları daha güçlendirmek istiyoruz. Paylaşım gelişimi artıran en önemli faktörlerdendir. Hasta merkezli tedavi hizmetleri her zaman vazgeçilmemizdi, bundan sonra da öyle olacak. Yakın zamanda bize ulaşamayan hastalara biz imkanlarımız ölçüsünde ulaşıp yardımcı olmaya çalışacağız.

 

Röportaj: Özgür Çilek – VYG Haber Merkezi 

Add a comment

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir