Diş hekimliği eğitimleri için geliştirilen yazılım hakkında bilgi alabilir miyiz? Eğitime sağlayacağı katkıları nasıl tarif edersiniz?
Diş hekimliği eğitimi, belki de tüm sağlık branşları içerisinde öğrencilerin, tedavi süreçlerine en aktif olarak katıldığı alandır. Çünkü diş hekimliği eğitimi, halk arasında el yeteneği diye tabir edilen birbirinden çok farklı motor becerilerinin de geliştirilmesini zorunlu kılar. Şüphesiz ki bir becerinin hasta üzerinde öğrenilmeye başlanılması etik olmadığı gibi, hasta açısından tehlikeli ve problemli durumlara da neden olabilir. Bu nedenle, geçmişten günümüze kadar bilimsel diş hekimliği eğitiminde dönemin olanaklarına göre farklı metotlar kullanılarak klinik öncesi eğitimi yapılır.
Bu eğitim hasta ağzında işlem yapmadan önce ya çekilmiş dişler üzerinde veya diş-çene taklidi plastik modeller üzerinde pratik yapmayı gerektirir. Pratik eğitimlerinin çoğunlukla hastanın ağız ortamının taklit edildiği fantom modeller üzerinde yapıldığını da biliyoruz. Ne var ki bu yöntemlerin hepsi tepkisel ilişkilerin uzağında şekillenmektedir. Pandemi öncesinde bu uygulamaların bilgisayar modellemeleri ile benzetim (simulation) çalışmalarına başlandığına tanık olduk. Ancak sistemlerin yetersiz ve pahalı olması bunların geleneksel klinik öncesi yöntemlerinin önüne geçmesine engel olmuştu. Ne var ki pandemi süreci bu sistemlerin ne kadar önemli bir alternatif olduğunu göstermekle kalmadı, etkin ve verimli olduğunu da gösterdi bizlere.
Oluşturduğunuz Dental Evren’i geliştiren ekip ve yazılımın hazırlık süreci hakkında neler söylemek istersiniz?
Farklı üniversitelerde hem eğitimci hem de araştırmacı olarak çalışan öğretim görevlilerinden oluşan ekibimizde, Ankara Üniversitesi’nden ben Prof. Dr. Mehmet Ali Kılıçarslan, Eskişehir Osmangazi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Emre Mumcu ve Doç. Dr. Canan Akay, Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi’nden Dr. Öğr. Üyesi Fulya Basmacı yer alıyor. Bizler, kullanılan mevcut sistemlerin ya kısıtlayıcı (simülasyonun fakülte laboratuvarlarına yerleştirilen büyük cihazlardaki yazılıma bağlı olması) ya yetersiz (sadece diş preparasyonu motor becerisini pratik yaptırması) ya da çok pahalı olması konusunda hem fikir olduk. Bu sistemlerin kesinlikle yerli ve milli olması gerektiğine inandık. Zaten ekip olarak daha öncesinde Atılım Üniversitesi’nden Doç. Dr. Meltem Gönenç Eryılmaz ile hazırladığımız diş hekimliği pratik ödev ve sınavlarının ölçme değerlendirmesinin standardize edilmesini sağlayacak bir patent başvurumuz ile yine Atılım Üniversitesi’nden Prof. Dr. Nergiz Ercil Çağıltay ve Doç. Dr. Sacip Toker ile yürüttüğümüz ve piyasada ticari olarak bulunan dental simülatörlerin verimliliğini araştıran araştırmalarımız vardı.
Ancak bu dental evren projemiz, diş hekimi akademisyenleri olarak tek başımıza hayata geçirmemizi mümkün kılmayan teknik detaylar içermekteydi. Bu aşamada imdadımıza yine Prof. Dr. Nergiz Ercil Çağıltay hocamız ve ekibi yetişti. Başta Nergiz Hocam ve Dr. Öğr. Üyesi Damla Topallı olmak üzere onların kurdukları ekiple yürümeye başladık. Böylece, hem disiplinlerarası bakış açılarını birleştirmenin zenginliğine sahip olduk hem de birbirimize motivasyon oluşturduk. Ayrı branşlarda çalışıyor olmakla birlikte aynı dili konuşuyor olmanın, aynı heyecanı hissediyor olmanın avantajlarını kullandık. İlk lisans öğrenci projesi kapsamında oluşturulan pilot modeller bu işi başaracağımızın kanıtlarını ortaya koyunca tüm hızımızla projemizi tam anlamıyla dental uygulamaları kapsayan sanal dental evrene çevirmeye başladık.
Dental Evren’de kullanıcılar nasıl bir içerikle karşılaşıyor? Nasıl kullanılıyor?
Aslında bizim dental evrenimiz tamamen kullanıcı dostu ve kullanıcının hedefine uygun olarak bireysel uyarlamaların yapılabilmesini mümkün kılmaktadır. Şu ana kadar tüm dünyada tasarlanan veya üretilen benzerleri ağırlıklı olarak öğrenciler çürük temizleme, diş prepare etme veya implant yerleştirme gibi becerilere odaklanırken bizim evren ötemizde (Metaverse), uygulayıcılar tüm klinik ve laboratuvar işlemlerini deneyimleme şansına sahip olacaklardır. Kullanıcılar kanal tedavisinden, diş çekimine veya diş taşı temizleme uygulamasına kadar pek çok işlemi de deneyimleyebileceklerdir.
Pazarda halihazırda sunulan diğer ürünler genellikle bir cihaz bağlantılı yazılımlara sahip ve dokunsal cihaz (haptic device) gibi onun enstrümanları ile dokunsal hisler verirken bizim evrenimiz alternatifli olacak ve mekân bağımsız kullanılabilecektir. Yani isteyen okuldaki laboratuvarda bulunan ana cihaz üzerinde çalışırken, isteyenler de cep telefonundan, tablet veya bilgisayarlarından bu programı kullanabileceklerdir. Bu sistemi ayrıca gözlüğü olan üç boyutlu, eldiveni olan dokunsal özellikler ile de kullanabileceklerdir. En önemli farklılıklarından birisi de çok kullanıcılı ortamlara olanak sağlayan programımız, dört el tekniğinin kullanımını da deneyimlendirebilecek özelliğe sahiptir. Ayrıca yerli ve milli olması nedeniyle projemizin hem kullanıcılarımıza büyük bir kolaylık sağlamasını, hem de ülkemiz açısından önemli bir ithalat geliri oluşturmasını ümit ediyoruz.
Bu noktada, genç bilim insanlarına ve genç sanayicilere birbirlerine sıkı sıkıya sarılmalarını öneririm. Zira hem disiplinlerarası çalışmanın geliştirdiği vizyon paha biçilemez hem de bilimsel çalışmaların sonuçları topluma somut olarak fayda sağlamazsa dergi sayfaları arasında sıkışır kalır.
Projeniz şu an hangi aşamada? Ne zaman tamamlanması ve kullanıma sunulması planlanıyor?
Projemizin çalıştığını ispat eden prototiplerimiz hazır. Zaten takdir edersiniz ki bu ürün de bir bilişim teknolojisine ait ürün olduğu için devamlı gelişime açık olacaktır. Yani bilgisayar ve cep telefonlarımız gibi süreç içerisinde sürekli iyileştirilerek geliştirilecektir. Bu zaten şu anda kullanımda olan bilgisayar destekli tüm simülatörler için geçerli bir özelliktir. Bu aşamada hem patent hem ticarileşme hem de ürünün piyasaya sürülebilecek aşamaya getirilebilmesi için (örneğin testlerin tamamlanması gibi) çalışmalarımız hızla devam etmektedir. Çalışmalarımız beklediğimiz hızda ilerler ve elde ettiğimiz nihai sonuç içimize sinerse, Cumhuriyetimizin 100. Yaş Günü için güzel bir hediye olur diye düşünüyoruz.
Röportaj: Elvan Genç (VYG)