Uğur Kulikoğlu

2006 yılında üç ortak tarafından kurulan Triadent, dişhekimlerinin ihtiyacı olan cihaz ve sarf malzemelerinin ithalatını yapıyor. Dördü ana olmak üzere toplam sekiz firmanın Türkiye temsilciliğini yapan firmanın ortaklarından Uğur Kulikoğlu, şu anda Türk dental sektördeki en büyük sorunun veri eksikliği olduğunu söylüyor. Kulikoğlu ayrıca yabancı büyük firmaların yatırımlarının sektörün gelişimine olumlu katkılar yapacağına inanıyor.

Uğur Bey kısaca sizi tanıyabilir miyiz?

Yaklaşık olarak 18 yıldır dişhekimliği sektörünün içindeyim. Bunun büyük bir bölümünü sektörün güçlü firmalarından birinde çalışarak geçirdim. 2006 yılında Triadent’i kurduk. Halen çalışmalarımıza firmamızda devam ediyoruz.

Kuruluşundan itibaren Triadent’in faaliyetlerinden bahseder misiniz?

Triadent iki yıl önce üç arkadaşın ortaklığında kuruldu. Benimle birlikte Kenan Karakoç ve Oben Alpaslan firmamızın kurucu ortaklarıdır. Zaten firma ismimiz de bu üç kişinin ortaklığını vurgulamak için konulmuştur. Sektörde uzun yılların bizlere getirmiş olduğu tecrübelerden yararlanarak Triadent’i kurduk. Çünkü dental sektöre hakimdik, artı ve eksileri iyi biliyorduk. Halen de deneyimlerimizi en iyi şekilde çalışmalarımıza yansıtıyoruz. Kuruluşumuzdan beri ithalatçı bir firmayız. Sekiz firmanın Türkiye temsilciliğini yapıyoruz. Ancak her firmada olduğu gibi bizim de distribütörü olduğumuz dört ana firmamız var. ABD’den Midmark firmasının dental ünitlerini ithal ediyoruz. Fransız Owandy’nin görüntüleme sistemleri, Japonya’dan Tokuyama Dental’in kompozit, bınding ve yapıştırıcı simanlar ve yine ABD’den Centrix Dental’in ürettiği sarf malzemeleri Türkiye’ye getirdiğimiz kalemler arasında bulunuyor. Bunların ithalatını, satış ve servisini sağlıyoruz. Müşteriye mümkün olan en kısa sürede cevap verebilmeyi istiyoruz. Her firmada olduğu biz de müşteri memnuniyetini sağlamaya çalışıyoruz. Şu anda altı kişilik bir ekiple faaliyet gösteriyoruz. Ancak yılsonu itibariyle çalışan sayısını 8 ila 10’a yükseltmeyi hedefliyoruz. Çünkü belirli oranda trend olarak büyüyen bir firmayız. İş hacmimizin büyümesine bağlı olarak daha fazla personel istihdam etme gibi bir durumla karşı karşıya bulunuyoruz. Amacımız hedef kitlemize kaliteli hizmet sunabilmektir.

Çok geniş ürün gamına sahip bir firmasınız. Satış-pazarlama ve teknik servis hizmetlerini nasıl yürütüyorsunuz?

Doğrudan dişhekimleriyle çalışıyoruz. Bazı illerde ise bayilik sistemiyle çalışıyoruz. Şu an itibariyle Samsun, Adana ve Ankara’da bayilerimiz mevcut. Bunun haricinde yurt içinde sürekli çalışmadığımız depocular bulunuyor. Bizden ürün alan her dişhekimine eşit mesafede yaklaşıyoruz.

Tabii ki her işte olduğu gibi bizim işimizin de belirli zorlukları var. Ancak işimizin büyümesiyle paralel olarak çalışan sayımızı artırarak verdiğimiz hizmetin kalitesini bozmamak istiyoruz. Tabii ki bu aşamada en büyük görev bizlere düşüyor. Yanımızda çalışan arkadaşlarımızın büyük çabalarını da unutmamak gerekiyor. Arkadaşlarımızın çoğu üniversite ve dengi okullardan mezun olmuş kişilerdir. Sattığımız ürünlerin doğru anlaşılması, hekimlere anlatımı ve olası sorunların çözümü aşamasında bunun önemli olduğunu düşünüyoruz. Sektörümüzdeki firmalar içinde bir araştırma yapılsa sanırım üniversite mezunu çalışanı olarak en yüksek orana sahip firmalardan biriyiz.

Genel olarak sektörün durumu hakkında neler düşünüyorsunuz?

Açıkçası sektörle ilgili ne firmalarda ne bağlı olduğumuz DİŞSİAD ne de bizimle ilgili oda ve derneklerde hiçbir kayıt bulunmuyor. Örneğin Türkiye’de yılda kaç adet aerntör başlığının satıldığı bilgisine hiçbir yerden ulaşamıyoruz. Bir veri eksikliği var. Piyasamızın yıllık işlem hacmini net olarak bilmiyoruz. Oysa gelişmiş Avrupa ülkelerinde çeşitli bilgilere ulaşabiliyorsunuz. Zaten dişhekimliği küçük bir alan. Dolayısıyla Türkiye’de dental sektör hakkında sağlıklı bir yorum yapamıyoruz. Sadece kişisel tahminlerde bulunabiliriz. Şu anda üyesi olabilmek için çalıştığımız Avrupa Birliği ülkelerinin çok gerisindeyiz. Bu konuda yapılması gerekli çok şey var. Beş yıl içinde sektörde taşların yerli yerine oturacağına inanıyorum. Dişhekimliğine dengenin geleceğini, böylelikle gelişimin hızlanacağını düşünüyorum. Yabancı büyük firmaların dental sektöre yatırımlar yaptıklarını duyuyoruz. Sonuçta oyuncuların değiştiğini görüyoruz. Daha profesyonel kuruluşların ülkemize gelmesi rekabeti artıracaktır. Bu da hizmetlerin kalitesine yansıyacaktır. Bu durumdan en çok bizler memnun olacağız.

Reklam ve tanıtım çalışmaları kapsamında neler yapıyorsunuz?

Reklam ve tanıtım faaliyetlerimizde başı fuar ve kongreler çekiyor. Bunun yanında reklam bütçemiz oranında sektörel yayınlara ilan veriyoruz. Ancak tanıtım bütçemizin çoğunluğunu fuarlar oluşturuyor. Dünyada da fuar ve kongrelerin en etkili tanıtım olduğuna dair bir kanaat hakimdir. Sonuçta dişhekimleri sattığımız ürünleri tabiri caizse canlı olarak görebiliyorlar. Onları inceleyip hatta uyguluyorlar. Bu, müşterilerin ürüne bakışını değiştirebilecek ve satışı kolaylaştıracak bir ortam sağlamaktadır. Firma olarak yılda irili ufaklı ortalama beş fuara katılıyoruz.     

Kısa ve uzun vadeli plan ve projelerinizi öğrenebilir miyiz?

İçinde bulunduğumuz 2008 maalesef tüm sektörlerde olduğu dişhekimliği içinde kayıp bir yıl. Ülkemizdeki sosyo-ekonomik koşullardan ötürü bazı beklentilerimizi sürekli ertelemek zorunda kaldık ve kalıyoruz. Nihayetinde içinde bulunduğumuz Ramazan ayında dişhekimleri oldukça az çalışırlar. Zaten geriye iki ay kalıyor. Dolayısıyla bu yılı kayıp olarak niteleyebiliriz. Eğer ülke gündemini derinden etkileyecek ters bir gelişmenin olmaması durumunda şu anki mevcutlarla 2009’un olumlu geçeceğini düşünüyorum. Uzun vadeli olarak ise şunları söyleyebilirim. Avrupa Birliği sürecinde sağlık sektöründe bazı reformlar yapılacak. Büyük firmaların dişhekimliği sektörüne ilgileri söz konusu. Dolayısıyla daha sağlıklı bir yapı karşımıza çıkacaktır. Artık amatör kümeden birinci lige yükseleceksiniz. Şayet buna göre hazırlıklarınızı yaparsanız kalıcı olursunuz. Biz de bunu sağlamak istiyoruz.