Kardiovasküler sistem hastalıkları kalp ve kan damarlarını etkileyen hastalıklardır. Kalp kasının beslenmesini sağlayan damarları tutan koroner arter hastalığı, hipertansiyon, kalp kapaklarının, kalp kasının veya kalp yapısının bozulması ile ortaya çıkan kardiovasküler hastalıklar dünyada ve Türkiyede ölüm sebeplerinin başında gelir. Toplumumuzda, ortalama yaşam süresinin uzaması ile yaşlı nüfus oranında ve buna bağlı olarak kardiovasküler sorunlu insan sayısında artış olmuştur. Ayrıca, eski yıllar ile kıyaslandığında genç bireylerde görülen kardiak problemlerde ve ani ölümlerde artış olduğu görülmektedir. Bu durum sağlık sektöründe çalışanların kalp- damar hastalarını daha sık görmesi sebebi ile sorumluluklarını arttırmaktadır.
KORONER ARTER HASTALIĞI: Miyokardial oksijenin yetersiz olması sonucu ortaya çıkan angina pektoris ve kalbin uzun süreli iskemik yaralanması sonucu oluşan miyokard infarktı koroner arter hastalığı olarak bilinir. Koroner arter hastalığının en önemli sebebi aterosklerozdur. Ateroskleroz çok fazla miktarda lipidin arter duvarlarında toplanarak plak oluşturması durumudur. Ateroskleroz sadece kalp damarlarını değil, serebral ve periferik damarları da tutabilir. (3)
26 dakika) gibi oldukça uzun süreye çıkarsa bu ağız içinde de sorun olacaktır şeklinde yorumlanabilir. Antikoagulan tedavi, atrial fibrilasyon, kalp kapağı hastalığı, kapak protezi, iskemik kalp hastalığı, serebrovasküler kazalar, pulmoner embolizm ve derin ven trombozunda profilaktik olarak uygulanır. Antikoagulan tedavi için 2 tip ilaç kullanılır. Bunlar; antiplatelet ve antitrombin aktivitesi olan ilaçlardır. En yaygın antiplatelet tedavi ilacı aspirindir. Kardiovasküler ve serebrovasküler kontrol için küçük dozlarda sürekli kullanılır. Aspirin geri dönüşü olmayacak şekilde trombosit agregasyonunu düşürür ve kanama zamanını uzatır. Çoğu hasta günde 1 kez 40325 mg aspirin alır ve bu doz ağızda uygulanan cerrahi işlemlerden sonra çok az kanama riski oluşturur. Eğer hasta üremi, karaciğer hastalığı gibi sebepler ile ayrıca kanama riski taşıyorsa, başka antikoagulan veya nonsteroidal antienflamatuvar ilaç kullanıyorsa, alkol bağımlılığı varsa o zaman cerrahi işlemden 37 gün önce aspirin alımı durdurulmalıdır. (3)
Ağız gargarası olarak traneksamik asidin 10 ml % 4.8lik solüsyonu 2 dakikalık süreler ile günde 4 kez kullanılır. (2)
*** Standart uygulama: Amoksisilin (Alfoxil tab 500 mg, Alfoxil tab 1g, Alfoxil fort süsp 250mg, Largopen tab.500mg, Largopen tab.1000mg, Largopen süsp.125 mg, Largopen süsp.250mg, Largopen-BID süsp. 200mg, Largopen-BID süsp. 400mg) Erişkinler için işlemden 1 saat önce oral yolla 2 gram, çocuklar için işlemden 1 saat önce oral yolla 50 mg/kg
*** Oral yolla ilaç alamayanlar hastalar için: Ampisilin (Ampisina flakon 250 mg, Ampisina flakon 500 mg, Ampisina flakon 1000mg,) Erişkinler için işlemden 30 dakika önce IM veya IV
2 gram, çocuklar için işlemden 30 dakika önce IM veya IV 50 mg/kg
*** Penisiline (amoksisiline) alerjisi olan hastalar için: Klindamisin (Klindan kapsül 150mg, Klinoksin kapsül 150mg,Cleocin kapsül 150mg, Cleocin Pediatrik granül 75mg/5ml) Erişkinler için işlemden 1 saat önce oral yolla 600 mg, çocuklar için işlemden 1 saat önce oral yolla 20 mg/kg VEYA
*** Sefaleksin ( Maksipor filmtab. 1g, Maksipor süsp, Sef tab 1g, Sef süsp) Erişkinler için işlemden 1 saat önce oral yolla 2 gram, çocuklar için işlemden 1 saat önce oral yolla 50 mg/kg. Penisiline immediat tip hipersensitivitesi (ürtiker, anjiyoödem, anafilaksi) olanlarda safalosporinlere karşı da benzer reaksiyonlar gelişebileceği hatırda tutulmalıdır.
*** Azitromisin (Zitromaks filmtab, Zitromax süsp) Erişkinler için işlemden 1 saat önce oral yolla 500 mg, çocuklar için işlemden 1 saat önce oral yolla 15mg/kg
*** Penisiline alerjisi olan ve oral yolla ilaç alamayan hastalar için: Klindamisin (Klindan amp 300mg, Klindan amp 600mg,Klinoksin amp 300mg, Klinoksin amp 600mg, Klindaver amp300mg, Klindaver amp600mg) Erişkinler için işlemden 30 dakika önce IV 600 mg, çocuklar için işlemden 30 dakika önce IV 20mg/kg.
VEYA
*** Sefozolin (Maksiporin-İM flakon 250 mg, Maksiporin-İM flakon 500mg, Maksiporin İM flakon1000mg,Cefamezin-İM/İV flakon 250 mg, Cefamezin-İM/İV flakon 500mg, Cefamezin-İM/İV flakon 1000mg). Erişkinler için işlemden 30 dakika önce IM veya IV 1 gram, çocuklar için işlemden 30 dakika önce IM veya IV 25mg/kg. Antibiyotiklerin oral kontraseptiflerin etkinliğini baskılayacağı hatırda tutulmalıdır. İlaçların total çocuk dozu erişkin dozunu geçmemelidir.
KONJESTİF KALP YETMEZLİĞİ: Konjestif kalp yetmezliğikalbin kanı dokulara yeterince ulaştıramaması durumudur. Kalp yetmezliği bulunan hastalar özellikle aktivasyonlar sırasında nefes darlığı sorunu yaşarlar. Konjestif kalp yetmezliğinde tedavi için diüretikler, ACEI, anjiotensin II reseptör blokerleri ve vazodilatatörler verilir.
2 ampul/karpülü geçmemelidir. Orta veya ileri derecede kalp sorunu olan ve belirtilerin göründüğü hastalar stresli durumlarda risk altındadırlar ve bu hastalarda çok zorunlu olan işlemler kısa süreli çalışmalar ile bitirilmelidir. Semptomları ileri düzeyde olan kişilerde monitorizasyon gerekir. Diüretik kullanmakta olan hastalarda dehidratasyon ve hipotansiyon olabileceği unutulmamalıdır.
ARİTMİ: Kalbin normal ritmindeki bozulmaya aritmi denir. Aritmi doğuştan olabileceği gibi sonradan gelişen hastalıklar ile de ortaya çıkabilir. Hipertansiyon, koroner arter hastalığı ve yaşlanmaya bağlı olarak kalp ileti sistemindeki bozukluk aritmi sebebi olabilir. Aritmiler atriyal veya ventriküler olabilir. Sinüs taşikardisi en sık rastlanan atriyal aritmidir. Kalp atım sayısının normali olan 60100 aralığında kalmaması ve 100 ün üzerine çıkması haline sinüs taşikardisi denir. Anksiyete ve egzersiz stres atım sayısını arttırır. Diş hekimi korkusu sinüs taşikardisine sebep olabilir. Atriyal taşikardili hastalarda kalp atımı dakikada 120180, ventriküler taşikardililerde ise 150 dir. Yetişkinlerde dakikalık kalp atım sayısının 60 ın altına inmesi bradikardi olarak bilinir.(3,7)
KALP PİLİ KULLANAN HASTALAR: Elektrocerrahi ve ultrasonik alet kullanımının kalp pilinin çalışma düzenini etkileyebileceği, buna karşın amalgamatörün çalışmasının, elektrikli pulpa testinin, elektronik apeks bulucunun, kompozit dolgu ışınının, angldruva-piyasemen çalışmasının, elektrikli diş fırçalarının, fotöyün ve reflektörün çalışır durumda olmasının pilin çalışmasını etkilemediği açıklanmaktadır. Amerikan Kalp Birliğine göre diş hekiminin rutin olarak kullandığı aletler kalp pilinin çalışmasını olumsuz etkilememektedir. Bazı hastalar turun çalışması sırasında pilin hız denetiminde bir miktar artış hissedebilirler. Manyetik rezonans görüntüleme (MRG-MRI) pilin çalışma düzenini bozar ve yeniden formatlamak gerekir, bu sebeple bu tip görüntüleme gerekli olan hastalarda pili yerleştiren hekim ile konsültasyon yapmak gerekir. (4,5,8)
Not: Yazıda kullanılan preparat örnekleri ticari çıkar taşımaksızın,2006 Vademecum bilgilerine göre, yönlendirme amacı ile verilmiştir.
Prof. Dr. Şule Yücetaş
KAYNAKLAR
1) Alpaslan C. Diş Hekimliğinde Sık Kullanılan İlaçlar. Ankara, Atlas Kitapçılık; 2006.
2) Feliciano NZ, Rivera E, Agrait E,Rodriguez K.: Hermansky-Pudlak Syndrome: Dental Management Considerations. J of Dentistry for Children, 2006;73:(1):5156.
3) Greenberg MS, Glick M. Burkets Oral Medicine. 10 th ed. Spain BC Decker Inc.; 2003.
4) Miller CS, Leonelli F M, Latham E.: Selective interference with pacemaker activity by
electrical dental devices. Oral Surg Oral Med Oral Pathol Oral Radiol Endod 1998;
85(1):3336.
5) Wilson BL, Broberg C, Baumgartner JS, Haris C, Kron J.: Safety of electronic apex
Locators and pulp testers in patients with implanted cardiac pacemakers or cardioventer/defibrillators. J Endod.2006;32(9): 84752.
6) Mollaoğlu N, Yücetaş Ş, Değim T, Sultan N, Alpar R.: Diş çekimi sonrası bakteriyemi gelişimini önlemek için topikal antibiyotik profilaksisi. Türk Oral ve Maksillofasiyal Cerrahi Derneği Erzurum Palandöken Kış Sempozyumu, 27 Şubat4 Mart 2005, Erzurum.
7) Sonis ST, Fazio RC, Fang L S (Tanyeri H). Ağız Hastalıklarının Sırları, İstanbul, Nobel Kiyabevi;2004.
8) www.americanheart.org. 2007. Bacterial endocarditis.
9) www.tkd.org.tr.2007.