Yeditepe Üniversitesi Ağız Diş Sağlığı Meslek Yüksek Okulu dişhekimi yardımcısı hemşire yetiştirmek amacıyla oluşturuldu. İki yıl süren program boyunca hem birinci hem de ikinci sınıflarda öğrenciler dişhekimliği fakültesi bünyesinde staj görüyorlar. Her dönem için 20 kız öğrenci kontenjanı bulunuyor. Okulun idari koordinatörlüğünü Yeditepe Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. İdil Dikbaş yürütüyor. Dikbaş ile verdikleri eğitimin detayları hakkında konuştuk.
Sayın Dikbaş kısaca sizi tanıyabilir miyiz?
1988 yılında İstanbul Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi’nden mezun oldum. 1995 yılında aynı üniversitenin Total-Parsiyel Protez Bilim Dalı’nda doktoramı tamamladıktan sonra serbest dişhekimi olarak kendi muayenehanemde çalıştım. 2001’de Yeditepe Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi’nde öğretim üyesi olarak göreve başladım ve 2002’de yardımcı doçent, 2007’de ise doçentliğe atandım. Y.Ü. Diş Hekimliği Fakültesi’ndeki görevimin yanı sıra, 2008 yılından itibaren Yeditepe Üniversitesi Ağız Diş Sağlığı Meslek Yüksek Okulu İdari Koordinatörlüğü’nü gerçekleştirmekteyim.
Yeditepe Üniversitesi Ağız ve Diş Sağlığı Meslek Yüksek Okulu Programı hakkında bilgi verebilir misiniz?
Yeditepe Üniversitesi bünyesindeki Ağız Diş Sağlığı Meslek Yüksek Okulu 2 yıl süren bir program uygulamaktadır. Asıl olarak dişhekimi yardımcısı hemşire yetiştirmek amaçlanıyor. Hem birinci hem de ikinci sınıflarda öğrenciler dişhekimliği fakültesi bünyesinde staj görüyorlar. Her dönemde 20 kız öğrenci kontenjanı var. Öğrencilerimizi sayısal puanla alıyoruz. Öğrenciler burslu okudukları için mezun olduktan sonra burslu okudukları her yıl karşılığında tam bir yıl olmak koşuluyla Yeditepe Üniversitesi kuruluşlarında zorunlu hizmetle yükümlü oluyorlar. Bu programa kayıt olacak öğrenciler, uygulamalı derslerde mesleğin gerektirdiği üniformayı giymek zorundalar.
Programınızda okutulan dersler hakkında bilgi verebilir misiniz?
Programımızda öğrencilerimiz dişhekimliği klinik çalışma yöntemleri, araç bilgisi, diş morfolojisi, klinik laboratuvar çalışmaları, koruyucu dişhekimliği, radyoloji, radyasyondan korunma, toplum tıp ahlakı ve deontoloji, anatomi, ilkyardım, hasta muayene kayıt sistemleri, maddeler bilgisi gibi derslerde teorik eğitimlerini, staj derslerinde de pratik eğitimlerini görüyorlar. Bunlara ilaveten Türk Dili ve Edebiyatı, Atatürk İlkeleri ve İnkılap Tarihi, Güzel Sanatlar gibi dersleri da almak durumundalar.
Programa yılda kaç öğrenci alınıyor ve kaç mezun veriyorsunuz? Mezunlarınızın istihdam koşullarından söz edebilir misiniz?
Programımızın kontenjanı yirmi kişidir. Ancak her dönem yirmi kişiyle sınırlı kalmak üzere değişen sayıda öğrencimiz bize başvuruyor. Örneğin; 2008 yılının bahar döneminde 13, 2009 yılının güz döneminde 6, bahar döneminde ise 14 kişi bizim bünyemizde eğitim görmeye devam ettiler. Geçen yıl toplam 36 öğrencimize eğitim verdik. Mezunlara sağlık teknikerleri diploması veriliyor. Devlet hastanesi ve özel hastaneler de çalışma imkanları var.
Dişhekimliği gibi devamlı olarak değişen bir alanda yardımcı personellerin kendilerini geliştirmeleri açısından neler yapması gerekmektedir?
Sizin de ifade ettiğiniz gibi mesleğimizde hızlı şekilde değişiklikler olabiliyor. Bu sebeple yardımcı personellerin mesleklerini istikrarlı bir biçimde sürdürmesi gerekmektedir. Çünkü kısa süreli kopukluklarda bile kayıplar olabilir. Yanlarında çalıştıkları dişhekimleriyle birlikte yenilikleri takip etmeliler. Sonuçta bu meslek istek olmaksızın icra edilemez. Bunun yanı sıra kısa bir süre önce yayın hayatına başlayan Asisdent Dergisi de önemli bir boşluğu dolduruyor. Dergi, yardımcı personellerin her zaman okuyup yararlanabilecekleri özelliğe sahip.
Yardımcı personelliğin geleceği hakkında neler düşünüyorsunuz?
Şu anda piyasada usta-.ırak ilişkisini andıran hekimlerin yanında bu mesleği öğrenip uygulamaya çalışan yardımcı personeller var. Tabii ki okullarda eğitiminin alınarak bu mesleğin yapılmasının daha olumlu sonuçlar doğuracağı su götürmez bir durumdur. Her şeyden önce daha bilgili yetişiyorlar ve yenilikleri daha bilinçli takip ediyorlar. Bundan sonra ülkemizde yardımcı personelliğin daha iyi bir konuma erişeceği düşüncesindeyim. Aslına bakarsanız bu alanda eğitim veren okulların geçmişleri de çok yeni. Dişhekimliğindeki gelişmelere paralel olarak yardımcı personellere ihtiyaç daha fazla hissedilecektir. Bu da onlara olan bakışı pozitif hale getirecek ve önemlerini artıracaktır.
Röportaj – Fotoğraf: Özgür Çilek – VYG Haber Merkezi
