Yılların getirdiği birikim ve deneyimleri ile BioHorizons Avrupa Sempozyumu’nda konuşma yaparak Türkiye’yi temsil eden Dr. Uğur Ergin ile bir söyleşi gerçekleştirdik. İtalya’nın başkenti Roma’da, Rome Marriott Park Hotel’de düzenlenen ve 40’ı aşkın ülkeden katılımın gerçekleştiği sempozyumda ‘Anterior Bölgede Estetik’ üzerine sunum yapan Ergin, dergimizin bu sayısı için konuşmasını ve başarısını paylaştı. Sempozyumu adeta bir ‘devler arenası’na benzeten Ergin, “Kişisel dayanakların hazırlanması, farklı uygulamaların avantaj ve dezavantajları, değişik vaka örnekleri ile konuşmayı şekillendirdim. Sunumları izlerken çıtanın ne kadar da yüksek olduğunu ve hem teknik hem de bilimsel olarak çok daha fazla çalışmak gerektiğini görüyorsunuz.”diyor.
Uğur Bey, sizi daha önce birçok kongrede yaptığınız konuşmalardan tanıyoruz. Bu eğitimler yurt dışında nasıl başladı?
Bir kongrede konuşmacı olmak için davet edilmeniz, davet edilmek için ise bir şekilde tanınmanız gerekiyor. Ben ilk yurt dışı konuşmamı 2008 yılında İtalya’da yaptım. O yıllarda implantlarını kullandığım bir Alman firmasının yetkilileri, yaptığım vakaları ve farklı protetik uygulamaları görüp bunları uluslararası kongrelerinde sunmamı istediler. Bu kongrede tanıştığım kişiler, daha sonraki birkaç yıl içinde kendi ülkelerinde benzer eğitimler yapmam için davet ettiler. Protez konusunda klinik ve laboratuvar uygulamalarında tecrübelerim ve yaptığım protetik uygulamaların laboratuvar aşamalarını da anlatmam bu eğitimlerde çok ilgi çekti.
Şu anda kullandığım BioHorizons markalı implantların bölge sorumlusu Leon, beni geçtiğimiz yıl bir kongrede dinledi ve benzer bir konuşmayı yapmam için ismimi bilimsel komitelerine teklif etti. Bir süre yazıştıktan sonra Roma’da yaptığım konuşma için davet aldım.
BioHorizons Avrupa Sempozyumu’nda çeşitli ülkelerden gelen yaklaşık 800-900 hekime konuşma yaptınız. Sunumunuzun içeriğinden bahseder misiniz?
Sunumum implant üstü protezlerin geleceğini şekillendirmeye başlayan kişiselleştirilmiş dayanaklar üzerineydi. Ön bölgede yapılan implant üstü protezlerde beklentimiz olan doğal estetik görüntünün elde edilebilmesi için kişiselleştirilmiş dayanaklar en önemli uygulamalarımızdan birisi oldu. Bu dayanakların hazırlanması, farklı uygulamaların avantaj ve dezavantajları, değişik vaka örnekleri ile konuşmayı şekillendirdim.
Türkiye’yi temsil eden bir hekim olarak uluslararası bir konuşmacı olmak nasıl bir duygu? Sempozyumun sizdeki etkileri neler oldu?
Yurt dışında konuşma yapmak beni çok fazla heyecanlandırıyor. Zira ülkenizin ismi ile anılıyorsunuz. Yabancı bir dilde konuşuyor olmanız, duygularınızı yansıtmanızı biraz da olsa etkiliyor. Dolayısıyla daha fazla çalışmanız gerekiyor. Sizinle birlikte aynı kongrede sunum yapan konuşmacıların bir bölümünün imkânlarına sahip olmasanız bile yaptığınız sunumun onlar kadar iyi hazırlanmış, vakaların iyi seçilmiş ve çok iyi görüntülenerek sunulmuş olması gerekiyor. Burada diş hekimliği fotoğrafçılığı konusunda katıldığım ve benim düzenlediğim eğitimlerin çok faydasını gördüm.
Peki, katılımcı hekimlerin size geribildirimleri nasıl oldu?
Konuşma yaptıkça geribildirimleri kendiniz alabiliyorsunuz. Eğer konuşmanın ilk çeyrek ve ikinci çeyreğinde dinleyiciler salondan ayrılmıyorsa ve seçtiğiniz birkaç anahtar konumdaki slaytta fotoğraflar çekilmeye başlanıyorsa konuşma değerini bulmuş demektir. Bu kendi izlenimlerimin yanında Roma’daki konuşmadan sonra ilk geri bildirimler konuşmanın hemen arkasından geldi. Birçok ülkeden katılımcı kendi ülkelerinde konuşma yapmak için davet ettiler.
Sempozyumu genel olarak değerlendirirseniz neler söyleyebilirsiniz?
Roma’daki BioHorizons Avrupa Sempozyumu tam anlamıyla bir devler arenası gibiydi. Dünyanın en iyi konuşmacıları orada sunumlarını yaptılar. Bir de benim gibi daha iyi olmak için çabalayanlar vardı. Sunumları izlerken çıtanın ne kadar da yüksek olduğunu ve hem teknik hem de bilimsel olarak çok daha fazla çalışmak gerektiğini görüyorsunuz.
Gelecekte de bu tür organizasyonlara katılmayı düşünüyor musunuz?
Tabi ki. Eğer tüm tekliflere ‘evet’ diyebilirsem her ay iki-üç defa yurt dışına çıkmam gerekiyor ki, bu imkânsız. En yakın tarihli uluslararası konuşmam Monaco’da Şubat ayında olacak. Monaco Prensi, Prens Albert’in onursal başkanlığını yaptığı IMAGINA Dental Conferences isimli kongrede diş hekimliği fotoğrafçılığı konulu bir konuşma ve kurs yapmak için davet edildim. Kursa da Nikon Avrupa sponsor oldu. Bu da yeni ilişkiler ve diş hekimliği fotoğrafçılığı konusunda gelecekte yeni konuşmalar anlamına geliyor. Bunun haricinde 2013 yılında 8-10 uluslararası konuşma için yazışıyoruz.
Uğur Bey, bize vakit ayırdığınız için teşekkür ederiz.
Röportaj: Sesil KOCAR