Dişhekimliğinden ağrıyı nasıl çekip atmalı?

Ağrımı durdurun! Sanırım hepimiz hayatımızda çeşitli defalar bunu söylemişizdir. Acıya dayanıklı birkaç futbolcu biliyorum ama çoğumuz kaçınmayı tercih eder. Bazen ağrı kaçınılmaz gözükür. Bazen durum bundan ibarettir ama pek çok kez ağrıyı tolere etmek zounda kalırız çünkü bu probleme henüz yeterli bir çözüm bulabilmiş değiliz.
Dişhekimliğinden ağrıyı nasıl çekip atmalı? Dişhekimliğinden ağrıyı nasıl çekip atmalı?
Dişhekimliğinden ağrıyı nasıl çekip atmalı?

Ağrımı durdurun! Sanırım hepimiz hayatımızda çeşitli defalar bunu söylemişizdir. Acıya dayanıklı birkaç futbolcu biliyorum ama çoğumuz kaçınmayı tercih eder. Bazen ağrı kaçınılmaz gözükür. Bazen durum bundan ibarettir ama pek çok kez ağrıyı tolere etmek zounda kalırız çünkü bu probleme henüz yeterli bir çözüm bulabilmiş değiliz.


Omurga konusunda uzman bir fizik tedavi uzmanı olarak günümün büyük bir kısmı sırt ve boyun ağrılarıyla uğraşarak geçiyor. Hastalarımın temel amacı şüphesiz ağrıdan kurtulmak. Rahatsızlıklarına bağlı olarak birkaçı bir dereceye kadar devam eden ağrılar ile boğuşmak durumunda kalıyor ancak çoğu amacına ulaşarak ağrılarından kurtuluyor. Her vakada en iyi sonuçları elde etmek için her hastada probleme doğru çözümü sunmak meselesi burada sözkonusu olan.


Dişhekimliği de bundan pek farklı değil. Pratisyenler uzun süreler boyunca nerede ise sabit bir pozisyonda uygun olmayan bir şekilde çalışıyor. Ağır iş yapmıyor olsalar da işlerinin süreklilik arzeden doğası bazı istenmeyen kassal sorunlara yol açıyor. Bu sonuçlar da genellikle ağrı ve kronik kas rahatsızlıkları ile tezahür ediyor. ‘İyi bir postür’ olsa bile pozisyonunu korumak kas gücü gerektirir1. Herhangi bir kas parsiyel bile olsa uzun bir süre kasılı kalır ise sonuç ağrı olacaktır.


Bir kas kasıldığında kas içerisinde meydana gelen basınç artacak şekilde kas gergin hale gelir2. Bu artan basınç sonucunda kas içerisindeki damarlarda oluşan sıkışma ile dokudaki kan/sıvı akışında azalma meydana gelir. Dokunun oksijeni ve besini azalmış olup metabolizma artıkları meydana gelerek vücudumuza pozisyonunu değiştirmesini söyler (ağrı). Mesela kolumuzu bir süre kaldımak durumunda kalırsak (ampul değiştirmek için olduğu gibi) omuz kaslarımızda rahatsızlık hissetmeye başlarız. Kolumuzu indirdiğimizde kas dokusu gevşedikçe artan kan akımının sonucunda bir rahatlama hissederiz.


Dişhekimi, oral hjyenist, yardımcı açıdından bu durum sık rastlanan bir durum değildir. Dişhekimliğinde arzulanan hasta tedavi pozisyonu doğal olarak yaptığınız işe doğru eğilmektir ki pek çok defa bu hareket sıradışı değildir. Bu eğilme sonucunda pratisyen pozisyonunu idame ettirebilmek için sırt kaslarını sürekli kasılı halde tutar. Ağır çalışılmıyorsa kas kontraksiyonunun gevşemeyen doğası kan akımında azalma ve genellikle de ağrı ile sonuçlanır. Eğer bu kas ağrısı ve iskemi düzenli bir şekilde meydana gelirse ağrı-spazm siklusu başlayabilir. Bu durumda ağrı uyaranı kas aktivitesini tetikleyerek kan akımını azaltır. Bu durumda artık daha da fazla ağrıya yol açan kas reaksiyonuna neden olan bir ağrı sözkonusudur. Bu ağrı-spazm siklusunda çemberi kırmak için uygun pratik terapisi gerekir. Çember kırılınca amaç tekrar başlamasını engellemektir.


Dişhekimliği için çözüm nedir o halde? İdeal çözüm aşırı kas aktivitesinden genel olarak kaçınmaktır. Statik kas kontraksiyonundan (kas tutulumu) dinamik kas aktivitesine (hareket) geçmek kan akımının artmasına izin verecektir. Pozitif etkinin derecesi dokudaki ilk irritasyon/iskemiye ve arzu edilen dokuda kan akımını arttıran dinamik hareketin etkinliğine bağlıdır. Bazı yazarlar bu etki için düzenli istirahat molaları verilmesini önerirken 3; diğerleri de gün içerisindeki kısa molaların semptomların prevalansını azaltmadığını bildirmektedir. Bu noktaya değin iş pratiğindeki modifikasyonlar semptomların sıklığını değiştirmemektedir. Belki  de dişhekimliğinde bugüne dek yaşanan değişimler probleme dolaylı olarak yaklaştığından sınırlı ölçüde başarılı olabilmiştir.


Omurga terapisti olarak işimin bir parçası da terapinin sonuçlarını maksimuma getirmek adına gerektiği takdirde hastaların çalışma alanlarını modifiye etmektir. Aynı zamanda iş ortamlarını inceleyerek modifikasyonların semptomların tekrarlama riskini minimalize ederken çalışmalarına geri dönebilmelerine izin verip vermeyeceğini de değerlendiririm. Dişhekimliğinde pratisyenler çalışma pozisyonlarını sürdürürken sabit kas kontraksiyonlarının da elimine edilmesi gerekir. Bu amaçla yapılabilecek şeylerden biri çalışma pozisyonunun değiştirilmesidir. Pratisyenin tamamen dik pozisyona gelmesi kas aktivitesinde bir miktar azalmaya yol açarken çalışma sahasının direkt olarak görülme pozisyonundan uzaklaşılır. Farklı bir seçenek de arzu edilen tedavi pozisyonunda kalınırken uzayan kas aktivitesini azaltmaktır. Eğilmiş halde iken frontal destek ile bu başarılabilir. Sandalyeye yaslanmış haldeyken sırtımız desteklenir ve uzun süreler boyunca pozisyonumuzu değiştirmeden kalabiliriz. Aynı şekilde pratisyene frontal destek vermek normal kan akımına izin verecek şekilde tüm sırt kaslarının rahatlamasını sağlar.


En sevdiğiniz sandalyenize yaslanmaktan farklı değildir, sadece sandalyenin arkası çıkarılmıştır. Bu pozisyonda karın kaslarınız yorulduğundan poziyonunuzu devam ettiremeyeceksiniz. Eğer pozisyonunuzu devam ettirme ihtiyacı duyar veya arzularsanız arka destek (sandalyenin arkalığı) efor harcamadan bunu yapabilmenize izin verir. Pek çoğumuz en sevdiğimiz sandalyede gevşerken bu gerçeği takdir edecektir. Aynı konsept öne eğilmiş pozisyonumuzu sürdürmeye de uygulanabilir. Karın kaslarımız desteksiz, geriye doğru yaslanmış pozisyonda yorulduğuna göre sırt kaslarımız da desteksiz olarak ileri doğru eğildiğimizde yorulacaktır. Desteklenmediği takdirde eğilmiş pozisyon sabit kas aktivitesinin sürmesini gerektirir ve iskemi, kas ağrısı ve fonksiyonsuzluk ile sonuçlanır. Nasıl ki sandalyenin arkası sırtımıza destek vererek yaslanmış pozisyonda karın kaslarımızın dinlenmesine izin verir ön destek de sırt kaslarımızın bu durumda dinlenebilmesini sağlar. Dişhekiminin çalışma pozisyonu da daha önce aşırı aktivite yapmış kas grubunu için dinlenme pozisyonu haline gelir.


Bu frontal destek çalışma sahasındaki en stabil platform olan hasta koltuğuna sabitlenmek üzere geliştirilen bir gereç olan Anteriorest ile sağlanabilir.  Anteriorest sınırsız sayıda pozisyonlanmaya izin verecek şekilde her düzlemde kolayca ve tamamen ayarlanabilir. Pratisyen tercih edilen tedavi pozisyonunda desteklenerek dental alanda sıklıkla yaşanan rahatsızlıklar ve iskemi elimine edilir.


Bazen çözüm hemen gözümüzün önündedir. Dişhekimliğinde biyomekanik olarak çözüm nerede  bulunursa oradadır. Ağrıyı durdurmak? Mümkün, ama doğru çözümle.


Kurt Klemm

Add a comment

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir