Dişhekimi Seyhan Ergin: Engelli hastalarla çalışmak sanıldığı kadar zor değil
Türkiye nüfusunun yüzde 12sini engelliler oluşturuyor. Aileleri de buna dahil edildiğinde rakam daha da büyüyor. Yurt genelinde engellilerin ağız-diş sağlığı konusunda çok sayıda faaliyet yapılıyor. Ancak bu çalışmalar tek bir çatı altında değil de birbirinden kopuk şekilde gerçekleştiriliyor. Engelli hastalar yönelik olarak Türk Dişhekimleri Birliği (TDB) ile birlikte pek çok sağlık eğitiminde yer alan Dişhekimi Seyhan Ergin, geçtiğimiz Aralık ayında katıldığı Tayvan Dişhekimleri Birliği tarafından düzenlenen konferansta engellilerin ağız-diş sağlığı konusunda Türkiyede yapılan çalışmaları anlattı. Bu hasta grubunun tedavisinde dişhekimlerinin çeşitli nedenlerle çekimser davrandıklarını söyleyen Ergin Hekimler olarak engellei hastalar üzerinde çalışacağımız yeterli bilgiye sahibiz, sadece donanım açığımız var. Bu tür hastalarla genellikle genel anestezi altında bakılması gerekiyor. Ancak doğru iletişim kurulduğunda da bazılarını normal hastalar gibi tedavi edebiliyorsunuz diyor.
Kısaca kendinizden ve yaptığınız çalışmalardan söz eder misiniz?
1991 yılında İstanbul Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesinden mezun oldum. Mezuniyetten itibaren serbest dişhekimi olarak çalışıyorum. Aynı zamanda Türk Dişhekimleri Birliği ile birlikte 6 yıldır sağlık eğitimlerinde yer alıyorum. Bu eğitimlerin alt kapsamı olarak da engellilerin ağız-diş sağlığıyla ilgili, Prof. Dr. İnci Oktayın denetmenliğinde üç kişiden oluşan bir çalışma grubu oluşturuldu. Engellerine ailelerine ve bakım hizmeti veren kişilere yönelik bir eğitim broşürü bastırdık. Zamanla çalışmalarımı engelli hastalar üzerinde yoğunlaştırmaya başladım. Böylesine önemli bir konuya çok uzak kaldığımızı, aslında engelli hastalarla çalışmanın sanıldığı kadar zor olmadığını fark ettim. Dişhekimleri olarak bu gruplar üzerinde çalışacağımız yeterli bilgiye sahibiz, sadece donanım açığımız var. Bu tür hastalara genellikle genel anestezi altında bakılması gerekiyor. Ancak doğru iletişim kurulabildiğinde bazılarını normal hastalar gibi tedavi edebiliyorsunuz. Deneyimlerime göre muayenehane rutininde engelli hastalara bakmak dikkat istiyor. Şöyle ki belki siz hekim olarak engelli hastanızla doğru iletişimi kurabiliyorsunuz ama diğer hastalarınız bu gruba daha farklı bakabiliyor. Bu grupların randevularını aynı saatlere çakıştırmamanız gerekiyor. Genellikle öğleden önce veya haftada iki gün gibi ayrı ve geniş zaman dilimi ayırmak gerekiyor. Sosyo-ekonomik düzeyi gelişmiş ülkelerde sadece engelli hastaları kabul eden dişhekimliği klinikleri mevcut. Türkiyede benzer klinikler henüz bulunmuyor. Çünkü var olanlar, ben de dahil olmak üzere tüm dişhekimliği hizmetlerinin yanında bu hizmeti sunuyoruz. Ama ileriki yıllarda bu tarz yapılar oluşturulacak çünkü çok büyük bir açığa sahibiz.
Türkiyede dişhekimliği alanında engellilere yönelik neler yapılıyor?
Ağız-diş sağlığı alanında Türkiyede engellilere yönelik birbirinden habersiz olarak pek çok çalışma yapılıyor. Ülke geneline hitap eden bir çalışma mevcut değil. Fakültelerde genellikle pedodonti uzmanı olan değerli akademisyenler engellilerle ilgili bilimsel çalışmalar yapıyorlar. Ama bunları bir araya getirmek, derlemek gerekiyor. Bunun yanında devletin engelliler adına yaptığı güzel çalışmalar var. Başbakanlığa doğrudan bağlı Başbakanlık Özürlüler İdaresi isminde bir kurum mevcut. Bu kurum çok önemli ve engellilere olan bakış açısını değiştirecek faaliyetler yürütüyor. Ancak bunun içine entegre olmuş bir ağız-diş sağlığı konusundan bahsedemiyoruz.
Engelliler çok çeşitli gruplara ayrılıyor. Zihinsel ve fiziksel engelliler olabildiği gibi bunların her ikisinin bir arada olduğu hastalar da olabiliyor. Bunların düzeyleri de önemli. Örneğin zekâ engellilerde eğitilebilir, yarı eğitilebilir ya da çok ağır hastalar olabiliyor. Engelliliğin bu tür varyasyonları geniş olduğundan bütün engellilerin genel anesteziyle bakılması gibi bir durum söz konusu değil. Dolayısıyla ben engelli hastamla iletişim kuramadığım durumlarda tam teşekküllü bir hastanede genel anestezi altında tedavi öneriyorum.
Engellilerin ağız-diş sağlığı konusunda büyük bir boşluk var. Örneğin İstanbulda sadece Okmeydanı Ağız-Diş Sağlığı Merkezinde genel anestezi ünitesi mevcut. Üstelik İstanbulda yaklaşık 11 milyon engelli insanımız yaşarken ve de İstanbul Türkiyenin gözbebeği iken durum böyle. Üniversitelerde ise büyük bir yığılma söz konusu ve randevu alıp, buralara ulaşmak da bu hastalar için oldukça güç bir durum. Zaten yaşadıkları sıkıntıların yanında bir de ağız-diş sağlığı sorunu yaşadıklarında gerçekten kendilerini çaresiz hissediyorlar. Çünkü çoğu zaman gittikleri dişhekimleri de onları üniversiteye yönlendiriyor.
Buna bağlı olarak dişhekimlerinin engelli hastalara yaklaşımı nasıl olmalıdır?
İstanbul Üniversitesi Dişhekimliği Fakültesi Pedodonti Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zeynep Aytepenin öncülüğünde yapılan bir araştırmada, dişhekimlerinin engelli hastalara yaklaşımına dair önemli veriler bulunuyor. Genel olarak hekimler bu konu hakkında bilgi sahibi olmadıklarını ya da muayenehanelerinin engelli hastayı tedavi etmeye uygun olmadığını ifade etmişler. Burada dişhekimlerinin haklı olduğu konular var. Ancak şunu söyleyebilirim ki hekimler kendilerini akademik anlamda bilgi eksikliği içinde hissetmesinler. Engellilerin tedavisinde rutin uygulamalarımızın dışında çok fazla bilgi gerektiren bir unsur göremiyorum.
Türkiyede nüfusun yüzdte 12sini engelliler oluşturuyor. Ailelerini de işin içine kattığımızda bu rakam daha da büyüyor. Bizim de çevremizde yolumuzun çakıştığı bu insanlar hiç de az değil. Dolayısıyla dişhekimleri olarak onların ağız-diş sağlığına yönelik taleplerine yanıt verebilmemiz mesleğimiz adına önem teşkil ediyor.
Geçtiğimiz Aralık ayında Tayvan Dişhekimleri Birliğinin düzenlediği bir konferansa Türkiyeyi temsilen katıldınız. Genel olarak organizasyon hakkında bilgi vererek sunumunuzun içeriğinden söz edebilir misiniz?
Tayvan Dişhekimleri Birliğinin düzenlediği uluslar arası Engellilerin Ağız Sağlığı konulu bir konferans vardı. 15-17 Aralık 2007 tarihlerinde Tayvanda gerçekleştirilen konferansa TDB aracılığıyla, Türkiyeyi temsilen ben katıldım.
Organizasyonun amacı kendi ülkelerinin ve diğer ülkelerin deneyimlerini ortak bir platformda buluşturup paylaşarak yapılması gerekenleri belirlemekti. Bizden başka Amerika, Kanada, Norveç, Belçika, Japonya, Avustralya, Tayland, Ürdün, Sri Lanka, Filipinler, Moğolistan, Koreden temsilciler vardı. Ben de bu alanda ülkemizde ve de TDBde nelerin yapıldığını aktarmaya çalıştım. Hem devlet hem de özel sektörde yaşananları anlatarak genel bir Türkiye profili çizdim. Orada çok güzel dostluklarımız oldu. Engelliler konusunda çalışmalar yapan kişilerle tanışarak diğer ülkelerin yaklaşımlarını, plan ve projelerini yakından inceleme fırsatı yakaladım. Hemen hemen bütün ülkelerde sistem üç yerden hizmet alıyor. Üniversite hastaneleri, devlet hastaneleri, özel klinikler. Sistemi oturmuş ülkelerin hepsinde de sağlık hizmetleri bu üçünden de devlet tarafından temin ediliyor.
Dişhekimliğinde genel anestezi ve sedasyon uygulamaları hakkındaki izlenimleriniz neler oldu?