BURSA (AA) – Büşra Nur Özcan
Uludağ Üniversitesi (UÜ) Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulu (MYO) öğretim görevlileri ile öğrencilerinden oluşan ekip, "Zika virüsü"nün de taşıyıcısı olan sivrisineklere karşı yüksek frekansta ultrasonik ses üreterek 3 metrekarelik koruma alanı oluşturan cihaz tasarladı.
UÜ Teknik Bilimler MYO öğretim görevlileri Dr. Basri Kul, Nevin Karahan ve Pelin Akyuva ile üç öğrencinin tasarladığı, yakaya, çantaya, şapkaya takılabilen üç farklı boyuttaki cihaz, sivrisinekleri uzak tutarak kişiyi virüs riskine karşı koruyor.
Güneş enerjisiyle şarj edilebilen cihaz, gece gündüz kullanılabiliyor.
Nevin Karahan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, oğlunun sivrisinek ısırmalarından sonra ciddi alerjik reaksiyonlar gösterdiğini, "Sivrisineklere karşı kişisel bir koruma yapılabilir mi?" diye düşünürken, Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) Zika virüsü uyarısını yaptığını, onun üzerine bu cihazı tasarlamak için harekete geçtiklerini söyledi.
Zika virüsü bulaşan kişinin bunu fark etmediğini, hafif gribal enfeksiyon şeklinde geçirdiğini ifade eden Karahan, "Zika virüsü, özellikle bağışıklık sisteminin düşük olduğu çocuklarda, yaşlılarda ve özellikle gebelerde çok ciddi hasarlara neden oluyor. Özellikle gebelere bulaşması sonucu ‘mikrosefali’ denilen kafatası normalden 30 santimetre daha küçük bebek doğumlarına, bebek ölümlerine ve çeşitli hastalıklarına neden olabiliyor." dedi.
"Ultrasonik ses çıkarıyor"
Basri Kul da daha önce kullanılan teknolojilerin altyapılarından faydalanarak bir sivrisinek kovucu tasarlamak istediklerini anlattı. Bu amaçla deneysel çalışmalar yaptıklarını belirten Kul, şunları kaydetti:
"Ürünün giyilebilir, yeni nesil elektronik ekipmanlarla donanımlı ve taşınabilir olması gerektiğini düşündük. Özellikle hamile kadınlarda tehlikesini düşünerek, güneş enerjisiyle çalışmasını istedik. Bünyesindeki lityum polimer pille şarj olsun istedik. Bunun yanı sıra güneşli saatlerde kendini şarj edecek, olmadığı zamanlarda pille beslenecek. Böylece 7/24 çalışacak. Bu amaçla sivrisineklerin rahatsız olduğunu ispatladığımız yüksek frekansla ses üreten cihazı geliştirdik. Cihaz, ultrasonik bir ses çıkarıyor. Bu sesin hava moleküllerini titreştirmesi, sivrisineklerde rahatsız edici bir etki oluşturuyor. Cihaz, yaklaşık 3 metrekarelik alana etki ediyor. Çantaların üzerine yapıştırılabilir, şapka üzerine takılabilir ya da broş gibi yakaya takılabilir. Yaklaşık bir düğme boyutunda olduğu için farklı yerlerde de konumlandırılması mümkün. Cihazın birkaç saat güneş alması yeterli."
‘Saat pili’ denilen yassı pillerle çalışıyor
Cihazın sağlık açısından herhangi bir risk oluşturmadığını söyleyen Kul, "Üç farklı tipte ürün yaptık. Bir tanesi düğme boyutunda, sadece yuvarlak ‘saat pili’ denilen yassı pillerle çalışıyor. Boyutu yaklaşık 1 santimetre çapında. Diğeri çantalara, kıyafetlere monte edilebilen, güneş enerjisi ve lityum pille gece-gündüz çalışmaya uygun, biraz daha büyük bir model. Buradaki hedef, pilin bitme ihtimalini minimize etmek. Bir diğeri de yakaya takılabilir, pille çalışan model. Hepsinin de hedefi giyilebilir seviyede küçük, hafif ve rahat olması." dedi.
"Patent almayı düşünmüyoruz"
Kul, çalışma için patent alınabileceğini ancak ana hedefi "sağlık" olan bu cihazın bilgilerinin paylaşılmasından yana olduklarını belirterek "Patent almayı düşünmüyoruz. Çalışmamızın kaynak kodlarını, tasarım detaylarını açık kaynak olarak vermek istiyoruz. Yapmak isteyen herkes yapabilir. Biz, burada bunun bilimini geliştirmekle sorumluyuz. Gerekirse üretimini başka firmalar yapabilir. Ana hedefimiz, millete faydalı katma değerler üretmek." ifadesini kullandı.
Kaynak: aa.com.tr